21 Mayıs 2012 Pazartesi


Ben alışkınım aslında, okumayacağınızı bildiğim her satırı karalamaya.. Vazgeçtim bir ara, yazmaktan, düşünmekten, özlemekten hatta sevmekten sizi.. Şarkıları, şiirleri çıkarmak mümkün olsaydı belki hayatımdan her şey daha kolay olabilirdi.. Aslında ona da çözüm bulmuştum kendimce, şiir okumuyor, hatıralara el sürmüyor, sizi anımsatacak şarkı sözlerinden kaçıyordum.. Sahillerden uzak durup, gemilere değil adım atmak göz bile kırpmıyordum..

Sonra bir gün dizlerim titreyerek yanaştım o kıyıya, yeniden.. İnsanın içine öyle bir özlemek düşüyor ki, bir an da yerle bir ediyor bütün kararlılıkları.. Bunca zamandır üstünü örttüğünü zannettiğin anılar hücum ediyor zihnine.. Zor oluyor, ama oluyor işte.. Uykusuz gecelere, şiirlere, şarkılara, anılara dönülüyor gerisin geri.. Peki beni sevmeye devam ettin mi? dediğinizi duyar gibi oluyorum..

İşte bu duymayı hak etmeyeceğiniz şeylerden biri, duymayı hak ettiğiniz de var elbette; yakın zamanda bir eş, ilerleyen zamanlarda bir anne olacağım ama ben sizin hiçbir zaman şairiniz olmayacağım..

O değil de şimdi sessiz şarkılar söylemeli miyim ardınızdan?


[ M.T.. // 02.04.2012 - 02:08 ]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder